Hiçbir zaman kitap okumayı bir boş zaman aktivitesi olarak görmedim. Özellikle zaman ayırdım bu yüzden de okuduğum kitapları dikkatle seçiyorum. Kendini tekrarlayan tarzda kitaplar yerine farklı farklı türler okumaya özen gösteriyorum. Şimdi size anlatacağım kitap da bir kişisel gelişim kitabı.
Önemli olan kişisel gelişim mi toplumsal gelişim mi diye tartışmalara pek girmeyip direk kitaba geçmek istiyorum. Kitabımız “Paris’te Bir Karınca” . Aslına bakarsanız kitabı herhangi bir yerden duymadım. Sadece bir kitap sitesinde gezerken ismi dikkatimi çekti. Arka kapak yazısını okudum ve ilk gözüme çarpan cümle “girişimci ruhu diye işte buna denir”.
Ön kapakta bir karınca, arka kapakta bu cümle bir merak uyandırdı bende. Zaten ilk karınca resmini de görünce çalışkanlık ruhunun baskın olduğu bir kitap olduğu geçti aklımdan.

Kitap Marc Vidal’in 17 yaşında Paris’e sıfırdan bir hayata başlangıç için gelmesini anlatıyor. Vidal, kitabını (hayatının önemli bir dönemini) anlattığı bu kitabı 10 temel başlık altında incelemiş.
- Hayallerinin Peşine Düş
- Korkularını Yen
- Çevreni Analiz Et
- Yapıyı Yenile
- Ürünü Yenile
- Değer Zincirini Yenile
- Ağını Yenile
- Yönetim Şeklini Yenile
- Emeğinin Değerini Bil
Bu başlıkları, 17 yaşında geldiği Paris’te kendine para kazanma yolu ararken bir yerde rastladığı Çinli sokak sanatçılarıyla adeta sokak şirketi oluşturarak detaylandırıyor.
Bence gerçekten güzel, okurken yormayan bu 102 sayfalık kitabı herkes severek okuyacaktır. Ben, okurken not aldığım bazı cümleleri de sizlerle paylaşarak yazıma son vermek istiyorum.
Kitabı okumak isteyenler için şimdiden iyi okumalar…
Kararını verip hayalleri için savaşmak, her girişimcinin uygulaması gereken değişmez bir formüldür.
Bir iş için iyi fikir yetmez, hayati önemi olan şey fırsattır.
İşler bizim istediğimiz gibi olabilir. Tek yapmamız gereken, onu güçlü bir şekilde hissetmek ve peşinden gitmektir.
