Güzel bir günden merhabalar! Bu zamana kadar sizlerle deneyimlediğim eğitimlerden yanı sıra kullandığım ve beni ileriye taşıyacağına ya da hayatımı kolaylaştıracağına inandığım uygulamalardan hep söz ettim. Şimdi yine onlardan biri olan Cambly uygulamasından söz etmek istiyorum.
Çocukken İngilizce ile aram çok iyiyken zamanla kendisiyle aramızda büyük bir soğuk savaş başlamıştı. Çevremde biri “İngilizce ile aran nasıl” dediği an oradan sessizce uzaklaşıyordum. Her ne kadar bunun için hemen hemen her yolu deneyip toparlamaya çalışsam da önce lise sonra üniversite hazırlığı derken tamamen buz gibi olduk.
Üniversiteye başladığım ve artık İngilizce işini çözmem gerektiğini inanmış ve insanlar İngilizcenin yanında başka diller öğrenirken sen hala ne duruyorsun diye düşünerek kalkıp bir İngilizce kursuna yazıldım. Kesinlikle ve kesinlikle söylüyorum ki asla yararını görmedim. Dolayısıyla bittikten sonra kayıt yenileme işine girmedim.

Baktım kurs ile olmadı dedim ki İngilizce dizi film izlemeye başlayayım ama tabii ki ondan da sıkılıp ya zaten izleyeceğim 2 saatlik film, onu da işkenceye mi dönüştüreceğim deyip Türkçe altyazıyla devam ettim.
Bu süreçte herhangi bir ilerleme kaydedememiş olmam sanırım sayılı pişmanlıklarımdan birisidir. Mezuniyetim yaklaştıkça iş görüşmelerinde İngilizce konusunda dökeceğim ecel terlerini düşünüp hadi bari hazır evde karantina dönemine girdin sen bu İngilizce işini çöz dedim kendi kendime.
Vazgeçmeden önceki son çırpınışlarım;
Son çırpınışta başvurduğum yol ücretsiz, kolay ulaşılabilir ve bana tekrar İngilizceyi sevdirecek ya da birazcık heves yaratacak bir uygulama olmalıydı. Dolayısıyla bu sefer Duolingo uygulaması ile çakıştı yollarım. Uzunca bir süre her gün düzenli kullandım ama bir yerden sonra yetmiyor hissine kapıldım ve yine vazgeçtim..

Her vazgeçişimin bir son olduğunu düşünerek birkaç gün acı çekip yurtdışı hayallerimi ve iyi bir iş hayalimi her seferinde geçiştirmeye başlamıştım. Artık tam pes ediyorum bitti dediğim an da abim bir sabah beni yanına çağırıp hadi sen de Cambly ‘e başla dedi. O uzun bir süredir sürekli söylüyor hatta deneme dersi yapmamı istiyordu ama kendime o kadar güvenmiyordum ki hep ertelemiştim.
Daha ben sıralayacağım bahaneleri düşünemeden her şey o kadar hızlı gelişmişti ki ben bir an da kendimi üye olarak buldum. Benim hayatımda her dert sıkıntı, düşünce yapacağım o işe başlayana kadar oluyor ve başlayınca hepsi geçiyor. İşte Cambly’ nin ilk dersine kadar da öyle oldu. Haftada 3 gün 15’er dakikadan ders yapmam gerekiyordu ama hafta bitecek olmasına rağmen ben hala başlamamıştım. Bir gün artık başlıyorum dedim ve rastgele bir hocayla görüşmeye başladım.
İngilizcemin kötü olduğunu biliyor ama bu kadarını beklemiyordum. Resmen her kelimemden sonra dakikalarca düşünüyor ve ecel terleri döküyordum. Neyse ki hocam sabırlı ve genç birisiydi de beni her seferinde motive etmeye çalıştı. O an İngilizcemi geliştirmeyerek aslında global dünyada ne kadar çaresiz kalabileceğimi anladığım farkındalık anlarından birini yaşadım.

Şuan bu yazımı 12. dersim yani 1 aylık bir süreçten sonra yazıyorum. İlk dersten bu yana neler yaptın derseniz; sadece her gün en az 4-5 kelime öğrenmeye bunları cümle içinde kullanarak telaffuz etmeye çalıştım o kadar. Bunun dışında zaten her şeyi hocalarımla birlikte yürüttük.
Cambly belki de benim için son umuttu ve ben başardığıma inanıyorum. Hangi hocayla konuşursam konuşayım sorunun dil bilgisi bilip, karşıdakini anlayıp konuşamama sorunu olduğu noktasında hem fikir olduk. Şuan o en başta upuzun gelen 15 dakika ışık hızında geçiyormuş gibi hissediyorum ve asla duraksama fırsatım olmuyor.
Cambly Avantajları;
Buraya kadar tamamen kendi deneyimlerimden söz ettim ancak biraz içeriğinden söz etmekte de fayda var. Cambly, ilk etapta 1, 3 ya da 12 aylık abonelik uzunluğu ve kullandığınız süre boyunca katılacağınız gün-dakika verilerine göre size bir fiyatlandırma yapıyor. Bu fiyatlandırmalara buradan bakabilirsiniz. Örneğin benim kullandığım paket 12 aylık- haftada 3 gün, günde 15 dakika paketi. Şahsen bu 1 aylık süreçte gözlemlediğim kadarıyla Cambly verdiği hediye dakikalarla sizi zaten iyice motive ediyor.
Cambly aboneliğiniz başladıktan sonra isterseniz kendi seçeceğiniz hocalar ile isterseniz de rastgele eşleşebileceğiniz biz hocayla ders yapabiliyorsunuz. Ben ilk dersimi rastgele eşleşme ile yapmış daha sonra hocaların videolarına bakarak, aksanlarına göre seçmeye başladım.
Girdiğiniz dersin başında hocanıza ne yapmak istediğinizi söylüyor ve ona göre hareket ediyorsunuz. Örneğin; dil bilgisi çalışarak, okuma yapıp telaffuzlara çalışarak ya da sohbet ederek ilerleyebiliyorsunuz. Ders esnasında bir mesaj butonu oluyor ve burada hocanızla yazışabiliyorsunuz Aslında çok tercih etmezseniz daha iyi olur ancak . ben konuşmalarım esnasında en çaresiz kaldığımı hissettiğim an; kullanmam gereken kelimeyi bulamadığım an ve tarif edemeyecek kadar tıkandığım zamanlarda kullanıyorum. Oraya bir kelime yazıyorum ve hocam bana bunu ya İngilizce olarak anlatıyor ya da benim öğrenmemi istediği/anlayamadığım kelimeyi yazarak kalıcı hale gelmesini sağlıyor.
Ders boyunca ekranın köşesinde kalan zamanınız gözüküyor ve biter bitmez de sisteme kaydediliyor. Böylece size, ders sonrası hatalarınızı görme avantajı sağlanıyor. Ben şuan ilk konuşmama bakarak acınacak halime gülüyorum bazen. Globalleşen dünyada İngilizce bilmek artık ekstra bir özellik değil, olması gereken bir zorunluluk olduğu için benim gibi geç kalan arkadaşlarıma da şiddetle öneriyorum.
Bir dil öğrenmek, dünyaya açılan bir pencere daha demektir.
Çin Atasözü
Eğer satın almadan önce deneme dersi yapmak isterim derseniz bu referans koduyla 10 dakikalık ücretsiz deneme dersi benden size ufak bir hediye olsun🎈