Hayatımız boyunca sürekli değişim içinde yaşıyoruz. Dönem dönem tüketiciliğimiz ağır basarken bazı dönemlerde üretkenliğimiz tutuyor diyebiliriz. Son dönemin üreticilikteki en büyük pasta dilimine sahip olan kısmı ise elbette “içerik üreticiliği”. Bu yazımda içerik üreticiliği hakkında sizlerle düşüncelerimi paylaşmak isterim.
Geçmişe dönüp düşündüğümde bir şey araştırırken hep wikipedi’ya baktığımı anımsıyorum. Bu hala geçerli olsa da, blog sayfalarını incelemek gibi bir alışkanlığım da oluştu. Çünkü herkes fikirlerini paylaşıyor ve bu sayede bardağın sadece dolu tarafından değil her yönünden bakabiliyoruz.
İçerik üreticiliği, youtube, blog sayfaları, instagram, medium vb. platformlarda artarak devam ederken bu iş, gelir kaynağı olmaya başladı.
Bu gelir kaynağı, sabah 8:00 akşam 17:00 çalışma saatleri olmamakla birlikte 7 gün 24 saat çalışma haline dönüştü.

Kullandığım sosyal medya platformlarına bakışım için lütfen okumaya devam ediniz.
Instagram’da İçerik Üretimi
Son dönemin en popüler içerik üreticileri elbette Instagram fenomenleri yani influencer’lar oldu. O kitle benim dikkatimi oldukça çekmekte. Çünkü muazzam bir düzenle birlikte inanılmaz dikkat çekici işlere giriyorlar. Risk alıyorlar. Genelde kötü yorumlara aldanmayıp; hızla devam ediyorlar. Hiç almayacağınız bir ürünü, üreticisinden daha fazla överek indirim haberiyle paylaşarak sizi almaya mecbur kılıyorlar gibi.
Instagram’da işler sizce kolay mı, zor mu?
Her iki görüşü de destekleyenlere saygım sonsuz. Ancak bana zor bir iş olarak geliyor. Bence içerik üretmek, her kesime hitap eden bir dil, jest ve mimik, üslup gerektiren; her saat her dakika aktif düşünmeye iten bir süreç. İnsanız. Zaman zaman yorulabilir, surat asabilir ve sadece bir şey yapmamak isteriz. Ancak gözlemlediğim kadarıyla onların böyle bir düşüncesi olmamakla birlikte, bu durumu da içerik haline getiriyorlar.
Birbirini ardı ardına takip eden hikayeler, kaydırıp link vermeler, gelen milyonlarca takipçi ve yorum bana zor geliyor. Benim işleyişim de ise 40 yılda 1 beğendiğim fotoğrafı dümdüz paylaşmak var.
Bu platforma pek uyamadım gibi..

LinkedIn’de İçerik Üretimi
Kurumsal dilin hakim olduğu, hanım ve beylerin havada uçuştuğu bu platform ise daha farklı bir kesime hitap ediyor. Aynı instagram’da olduğu gibi etkileşim için takvimli paylaşımda bulunanların olduğu gibi iş konusunda serzenişte olanlar, iş arayanların dolu olduğu bir platform.
LinkedIn’de kurumsal görüntünün arkasında inanılmaz cevherlerin olduğu, güçlü networklerin kurulduğu bir ağ.
LinkedIn’de işler sizce kolay mı, zor mu?
Bence LinkedIn’de süreç biraz daha farklı işliyor. Nasıl yani derseniz, orada süreç çok farklı. İş arayanlar, iş verenler, içerik üretip sınırsız beğeni ve paylaşım alanlar, aksine hiç desteklenmeyen ve eleştirilenler vs.
Yani anlayacağınız asla kolay değil .

Bu platformların daha nicesi olsa da ben bu yazımda sadece ikisi hakkında konuşmak istedim. Bir başka yazımda diğer platformlar hakkında da konuşmak üzere, hoşça kalın 👒